.

.
.

29 Ocak 2017 Pazar

Anadolu 1913 - Bela Horwath (Mustafa Özcan, 29 Ocak 2017)


Anadolu 1913

Anadolu 1913 adlı yapıt, Osmanlı İmparatorluğuna 1913 yılında yarı resmi bir ziyaret için İstanbul’a gelmiş bulunan tanınmış Türkolog ve Macar araştırmacı-düşünürü Bela Horwath’ın bu kapsamda yaz ve sonbahar aylarında Anadolu’ya yaptığı gezideki notlarından derleyip 1929 yılında Macarca basılan aslından 1996’da Türkçeye aktarılan kitaptır. Ancak yapıt, bir gezi kitabı olmanın çok ötesinde, Batılı bir entelektüelin Osmanlı’nın son döneminde Anadolu’nun önemli bir bölümündeki coğrafya ve halkın durumunu etno-coğrafik görüngeden ele alan sosyo-antropolojik bir inceleme niteliğindedir. 
Tarih Vakfı Yurt Yayınları’nca basılan kitabın çevirisi Macarca’dan macaralog Dr. Tarık Demirkan tarafından özenle ve yetkin bir düzeyle yapılmıştır. Üçüncü baskısı yapımlı olan kitabın arka kapak tanıtımındaki metin aşağıya aktarılmıştır (1).
Macar araştırmacı Bela Horvath, Birinci Dünya Savaşı'nın arifesinde İstanbul ve Ankara üzerinden Nevşehir, Niğde, Konya ve Karaman'a kadar at sırtında yaptığı 2300 kilometrelik seyahatte son derece ilginç kültürel, etnografik ve sosyolojik gözlemlerde bulundu. Devlet adamları, aydınlar, subaylar ve Anadolu'nun sıradan insanlarıyla konuştu; onların geleceğin Türkiye'sine ait görüşlerini kaydetti. Konya'da tiyatroya gitti, Hasandağı'na tırmandı, fasulye yedi, ayran içti, antik şehirleri dolaştı”
Aşağıda verilen referans (2)’de, kitapta Dr. Tarık Demirkan tarafından yapılmış ayrıntılı Sunuş’tan aktarılmış kısa bir alıntı ile İçindekiler’in başlıklarının kapsandığı bilgilere ulaşmak olanaklıdır.
Yazarın bizim hakkımızda, ancak bizim her topluluğun, her toplumun bir derdi olan “içtimai âmâlıkarızamız nedeni ile görülemeyen özelliklerimizi, halen de değerini korumakta olan son derece yetkin gözlem, görüş ve değerlendirmeleri doğrultusunda hazırladığı bu eşsiz eseri okumak “şayanı tavsiye”dir. 
Bu doğrultuda, bunun da holistik entelektüel tarzın bir gerekliliği olduğu kanısını da taşıdığımı gelinen bu nokta ayrıca ifade etmek isterim.
Mustafa Özcan (29 Ocak 2017)
____________
(2)http://www.kitapokuyalim.com/ozet_detay.php?id=68


Büyük Tarih (Mustafa Özcan, 29 Ocak 2017)


Büyük Tarih
Büyük Tarih konusuna değineceğim bu denemeye, önce İngilizce Wikipedia’da “Big History” başlığı altında giriş mahiyetindeki bir paragraflık girizgâh metnini daha anlaşılır olsun diye bölümlendiririp çok az da olsa katkı şeklinde bazı değişiklikler yaparak aşağıya aktarmakla işe başlıyorum (1).
“Büyük Tarih (İng. Big History),Büyük Patlama’dan (İng. Big Bang'den) günümüze kadar olan tarihi inceleyen yeni bir akademik disiplindir. Bilim ve beşeri bilimler arasındaki pek çok disiplini birleştiren çoklu disiplinli (İng. multidisciplinary) bir yaklaşım kullanarak varlığın, dolayısıyla insanlığın en uzun zaman çerçevesini inceler ve insan varlığını bu büyük resim bağlamında araştırır. 
Nitekim, neden-sonuç ilişkilerini araştırmak için bilgileri ampirik kanıtlar kullanarak kozmos, Dünya, yaşam ve hümaniteler bağlamında bütünleştirir. Halen bu konuda, başta dünyanın önde gelen üniversitelerinde olmak üzere temel öğretimde genellikle web tabanlı-etkileşimli olarak pek çok “öğretsel aktarım paketi” sunulmaktadır.
Öte yandan, konu ayni zamanda, başını "Big History" terimini bulan Avustralya Macquarie Üniversitesi!nden  Tarihçi David Christian'ın (2) çektiği, içinde “alışılmadık bir akademisyenler koalisyonu"nun da bulunduğu bir hareketidir. 
Ayrıca, Büyük Tarihi öğretmenin erken bir örneğini, John F. Kennedy'nin ABD Rice Üniversitesi'nde yarım yüzyılda yoğunlaşan 50 000 yıllık insanlık tarihini açıkladığı o ünlü konuşmasında bulmak olanaklıdır. Ancak, bazı tarihçiler "bilimsel tarih" olduğuna şüpheyle yaklaşıyor ve Büyük Tarih'in savının orijinal olmadığını savunuyor.” 
***
Konu şimdi de, Türk okurunun bilgilenmesi bakımından ele alındığındaysa; Cynthia Stokes Brown’un İng. “Big History adlı yapıtının Büyük Tarih (3) adıyla yapılan Türkçe çevirisinin daha 2014 yılında yayımlanmış olduğudan entelektüel Türk okuru nezdinde konuya bilinirlik yönüyle bir parça katkı sağlandığı görülür.
Ancak buna karşılık bu noktada, konun temsilci kitabı olan ve diğer kitaplara da referans olması ile küresel yayın ortamının gelişmesine kaynaklık eden David Christian'ın 2005 yılında yayımlanmış olan Maps of Time: An Introduction to Big History” adlı yapıtının halen Türkçesinin olmadığın da belirtilmesi gerekir (4).
Ayrıca gene bu kapsamda, iki yazara ek olarak, konuya önemli katkılarda bulunmuş diğer bir akademisyen olan Craig Benjamin’nin aralarında olduğu yazarlar grubunun 2013 yılında yayımlanmış olan “Big History, Between Nothing and Everything” adlı yapıtın Türkçeye hala kazandırılamamış olması da bir eksiklik olarak görülmelidir (5).
***
Öte yandan, Büyük Tarih konusunun son birkaç on yıldan beri dünyayı kökünden değiştirmekte olan bilişim devrimi sürecinin neresinde yer tuttuğu sorusuna cevap bulmanın gerektiği hususu, bende olduğu gibi pek çoğumuzun kafasında bir düşünce olarak belirdiğini sezmiş olduğumdan burada az da olsa konunun bu yönüne de değinmek istiyorum.
Bilişim devrimi, biz homosapienslerin geçirdiği Neolitik, Kentsel ve Sınaî diye tanımlanan devrimler dizisinin dördüncüsü ve sonuncusu olarak içinde yaşadığımız döneme olan aidiyeti nedeni ile günümüz için en önemlisi olarak bilinmektedir. Bu doğrultuda, sanayileşme sürecinde ortaya çıkmış dört sanayi devriminden sonuncusunun halen yaşanılmakta olduğunun iması için kullanılan Sanayi 4.0 diye küresel bir kabul ile kavramlaşmıştır. Genel olarak bakıldığında değerlendirilmesi en zor ve yapısı en karmaşık olan devrimdir denebilir. Bu zorluğuna karşın ele alınmasının göz ardı edilmemesi gerektiği de herhalde herkesçe kabul edilmektedir. 
1980’lerin ilk yarısında beliren Bilişim devriminin bugünkü insanlığın sosyalliğine doğrudan olan en belirgin etkisi, ortaya koyduğu bilgi arzının olağan üstü yüklü ve nitelikli olmasının toplumsal ortam için getirdiği sonuçlar yönüyledir. Bu kapsamda, İngilizcede “Big Data”  olarak ifade edilen sosyal yaşamda olağan üstü bir etki yaratan “Büyük Veri” olgusu, bu konuda düşünenlerinin başını ağrıtmanın ötesinde toplumlar için “büyük sorun” yaratacak olan “büyük (bir) açmaz”a doğru gelişmektedir desek yeridir.
Büyük Açmaz’dan hangi küresel topyekûn açılım ile çıkılacağı hususu ise günümüzde cevap bekleyen en “büyük soru”dur! Büyük Soru’nun cevabıysa bilimlerin spiral-diyalektik tarzla sistemik entegrasyonu sonucunda belirip ortaya çıkacak olan sinerjik fazlanın nesnel tezahürü olan holistik bilimde yatmaktadır (6).
Mustafa Özcan (29 Ocak 2017)
_____________________________
  1. https://en.wikipedia.org/wiki/Big_History
  2. https://en.wikipedia.org/wiki/David_Christian_(historian)
  3. http://www.dr.com.tr/Kitap/Buyuk-Tarih-Buyuk-Patlamadan-Bugune/Cynthia-Stokes-Brown/Bilim/Populer-Bilim/urunno=0000000592471
  4. https://www.amazon.com/Maps-Time-Introduction-Big-History/dp/0520271440/ref=sr_1_1?s=books&ie=UTF8&qid=1480398770&sr=1-1&keywords=maps+of+time+an+introduction+to+big+history+by+david+christian
  5. https://www.amazon.com/Big-History-Between-Nothing-Everything/dp/0073385611/ref=sr_1_1?s=books&ie=UTF8&qid=1480413456&sr=1-1&keywords=Big+History%2C+Between+Nothing+and+Everything
  6. Devam edecektir.

Evrim Kuramı ve Mekanizmaları - Çağrı Mert Bakırcı (Vural Kınayman, 20 Ocak 2017)



Evrim Kuramı ve Mekanizmaları
Çağrı Mert Bakırcı

Sayfa Sayısı: 295
Baskı Yılı: 2016
Dili: Türkçe
Yayınevi: Evrensel Basım Yayın
ISBN: 9786054834464

evrimagaci.com sitesini hazırlayanlardan biri olan Çağrı Mert Bakırcı’nın yazdığı ve Türkçe’de evrim teorisiyle ilgili en toparlayıcı, genel bilgiler çerçevesinde en doyurucu ve evrim hakkında hiçbir şey bilmeyenlerin bile kolayca anlayabileceği “Evrim Kuramı ve Mekanizmaları”, evrimin basamaklarını kısa örnekler ve kapsayıcı açıklamalarla basit bir şekilde anlatmaya çalışan faydalı bir kitap.

Gerek evrim konusuna yeni başlayıp fikir edinmek isteyenler, gerekse altyapı sahibi olup da temelini biraz daha güçlendirmek isteyenler için bir başucu kitabı.

Vural Kınayman (29 Ocak 2017)


Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi / Yuval Noah Harari (Vural Kınayman, 29 Ocak 2017)

Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi
Yuval Noah Harari

Sayfa Sayısı: 456
Baskı Yılı: 2016
Dili: Türkçe
Yayınevi: Kolektif Kitap
ISBN: 9786055029630

Son yılların en etkileyici kitaplarından biri olan “Hayvanlardan Tanrılara Sapiens” ile insanların 70 bin sene önce önemsiz bir maymun türüyken dünyaya nasıl egemen olduğunu anlatan Harari, yeni kitabında insanlığın açlık, salgın hastalıklar ve savaş gibi temel varoluş sorunlarını çözdükten sonra ölümsüzlük, mutluluk ve tanrısallık peşinde koşarken nasıl “Homo Deus”a evrildiğini ve bunun sonunda ne tür sorunlarla yüz yüze geldiğini anlatıyor.

3 bölüme ayrılan kitabın ilk bölümde türümüzü bu kadar özel yapan şeyin ne olduğunu anlamaya çalışırken Homo Sapiens ile diğer hayvan türleri arasındaki ilişkiye odaklanıyor. insanlar ve hayvanlar arasındaki ilişkiye önem vermesinin sebebini de, ileride gerçekleşmesi muhtemel gördüğü süperinsanlarla insanlar arasında kurulacak ilişkiye en yakın model olduğu şeklinde açıklıyor. İkinci bölümde ise Homo Sapiens’in nasıl olur da evrenin insan türünün etrafında döndüğüne ve hümanist öğretiye inandığını sorguluyor. 

Final bölümüne geldiğimizde ise insanlığın bugünkü uğraşları ve hedeflerini yeni teknolojik buluşlar ışığında irdelerken ölümsüzlük, mutluluk ve ilahilik arayışlarımızın Homo Sapiens’in sonunu getirebileceğini bilim insanı olmasının verdiği bilgi ve birikimiyle felsefi bir dille anlatıp, hiç de yabana atılmayacak örnek ve gerçekleşmiş olaylarla masaya yatırıyor.

Bir önceki kitabın sonunda yaptığı felsefi tespitler eğer hoşunuza gittiyse, “Homo Deus: Yarının Kısa Bir Tarihi” baştan sona bu tespitlerle dolu.

Vural Kınayman (29 Ocak 2017)